Sunday, March 10, 2013

sinek ısırıklarının müellifi

barış bıçakçı'nın ilk okuduğum kitabı baharda yine geliriz idi. kitabı çıktığı günlerde alıp okumuş, benim için yeni olan bu yazarı keşfetmiş olmaktan çok mutlu olmuştum. kitabı kime verdiysem yok şimdi, bulup yeniden okumak isterim.

sinek ısırıklarının müellifi'ni geçtiğimiz yaz assos'un bademli köyü'ndeyken bitirdikten sonra orada buluştuğumuz arkadaşıma vermiştim. insan tatilde güzel bir kitap okuduğu zaman tatilini hep o kitapla hatırlıyor veya bana hep öyle olur. bu yüzden tatile götüreceğim kitapları günler öncesinden düşünmeye başlıyorum. neyse, kitap geçenlerde geri geldi şimdi başka bir arkadaşıma vermeden önce sayfaların arasında biraz gezindim ve okurken işaretlemiş olduğum 50. bölümü yeniden okudum:

"Cemil'e hayatın şölen olduğunu hissettiren şeylerin üstünkörü yapılmış bir listesi:
Virginia Woolf'un Mrs.Dalloway romanı.
John Cheever'ın öyküsünden uyarlama: Yüzücü. Frank Perry yönetmiş, Burt Lancester oynuyor.
Joshua Logan'ın Piknik filmi. Kim Novak ve William Holden başrolde.
Seymour Glass: Ah! Edebi bir kahraman.
Charlie Haden ve Carla Bley'den The Ballad of the Fallen: Düşenin dostu olmaz, şarkısı, şiiri olur.
Patrice Leconte'un Monsieur Hire filmi. Michel Blanc başrolde.
Ezginin Günlüğü'nün Bahçedeki Sandal albümü.
Mehmet Günsür'ün Hırça Mapası öyküsü.
Ali Osman Coşkun'un resimleri.
Raymond Carver'in öyküleri, hepsi.
Nazlı'nın Palamutbükü'ne doğru yürürken söylediği Yeşil Ayna türküsü.
Melihat Gülses'ten Kapıldım Gidiyorum.
Pars Tuğlacı'nın Okyanus ansiklopedik sözlüğü.
Wynton Marsalis'in Majesty of the Blues albümü.
Henri Rousseau'nun resimleri. Gümrükçü Rousseau.
Led Zepplin'den The Battle of Evermore ve diğerleri.
Italo Calvino'dan Marcovaldo ya da Kentte Mevsimler.
Julio Cortazar'ın Oyunun Sonu adlı öyküsü. Yani, heykeller ve duruşlar.
Stevie Smith'in El Sallamıyordum, Boğuluyordum adlı şiiri, Cevat Çapan çevirisi."

sf.146-147

8 comments:

füs said...

ben assos tatilimi bu kitapla hatırlıyorum:)

Anonymous said...

şimdi listedeki şarkıyı-türküyü bi daha dinleyeyim. şu şiiri de bir daha okuyayım.

ebru u.

yasemin said...

sen de mi brütüs?

yasemin said...

ebru, ben şiiri tam olarak bulamadım bir türlü, sende varsa buraya kopyalayabilir misin?

serpil said...

El Sallamıyordum, Boğuluyordum


Kimse duymadı onu, ölen adamı,
Gene de inliyordu o yattığı yerde:
Sandığınızdan çok daha uzaktaydım ben,
Hem de el sallamıyordum, boğuluyordum.

Zavallı, her zaman hoşlanırdı şakadan
Şimdiyse öldü gitti
Herhalde su çok soğuktu, kalbi dayanamadı, dediler.

Yoo yoo, su her zaman soğuktu
(ölen adam gene de inledi durdu)
Bütün hayatım boyunca çok uzaktaydım ben,
Hem de el sallamıyordum, boğuluyordum.


Stevie Smith
Çeviren: Cevat Çapan

yasemin said...

çok teşekkürler serpil.

yasemin said...

bu arada raymond carver'in öyküleri demiş ya, onun 9 öyküsünden çekmişti, robert altman'ın kolaj filmi short cuts geliyor aklıma. seneler evvel alkazar'da izlemiştim, öğrenciyken. onu da yeniden izlemenin zamanı gelmiş.

serpil said...

Rica ederim, sevgiler :)