Monday, November 18, 2013

Günümüz çocukları eskilerinden beter mi?



geçenlerde evde ne okusam diye bakınırken ne zaman aldığımı hatırlamadığım bir çocuk gelişim kitabı gözüme çarptı. "ne zaman aldım bunu, gene tırıvırı bir şey herhalde" diyerek umutsuzca kapağını kaldırdım ve az yazılı bol çizimli ilginç bir kitapla karşılaştım. allah allah, ne zaman, nereden aldım, hiç bilmiyorum, neyse zaten bu sıralar hatırlayabildiğim şeylerin sayısı gitgide azalıyor. yorgunluktandır deyip geçmeye çalışsam da hafızama neler olduğunu merak ediyorum doğrusu.

kitap için TIK






bu kitapları yıllardır artık okumayacağım deyip dursam da dayanamayıp yine okuyorum. iyi de geliyor, yatmadan önce en az 15 dakika + sabah yataktan çıkmadan önce bir 10 dakika okuduğum takdirde okuduklarım günü daha sabırlı  şekilde geçirmeme yardım ediyor. sabrı, "ver allah'ım ver" diye mumla aradığım bugünlerde nerede bulabileceksem gidip oradan almam lazım. işte çocuk gelişimi kitaplarından vazgeçemeyişim bu yüzden. size garip gelebilir ama çocukların henüz ve hala çocuk olduklarını unuttuğum anları böylece asgari noktaya indirmiş oluyorum. kitap çocukların okul öncesi yıllarına odaklanarak bu zorlu dönemde sık yaşanan sorunlar için pratik çözüm önerileri içeriyor. illa ki okunmalı diyemeyeceğim ama ilk yıllarda yaşanan kriz halleri için anne babaya iyi gelmesi muhtemel yalnız değilim duygusu (bütün çocuklar benzer yaşlarda üç aşağı beş yukarı benzer şeyleri yaparak büyüyorlar. tavuğun komşuya kaz göründüğü gibi benimkiler keçi onlarınkiler kuzu falan değil ya da yaramazlık diye düşündüğüm halleri benim bir suçuma ceza olarak tepeden gönderilmedi) ve basit çözümler için isterseniz alın. parkta, yolda rahat okursunuz.




kitaptan

"Günümüz çocukları, öfkelerini, eskilere nazaran daha rahat gösterebiliyor gibi görünüyorsa bunun sebebi daha çok uyaran, daha çok seçim ve düşkırıklığıyla karşılaşmalarıdır.

Eskiden çocuklar süpermarketlerde çıngar çıkarmazdı çünkü eskiden süpermarketler yoktu. Televizyonu kapatınca yaygara koparmazlardı çünkü televizyon yoktu. Eskiden çocuklar en sevdikleri kahvaltı gevreğini unuttuğunu annelerinin kafasına kakmazdı çünkü o zamanlar kahvaltı gevrekleri de yoktu. Ne bu kadar seçenek vardı ne de bu kadar seçim olasılığı.

Bangladeşli veya Sudanlı çocukların bu kadar tutturmadığı kesin ama daha düşünceli ya da uslu oldukları için değil. Bunun tek nedeni tüketime dayalı bir toplumda yaşamamaları ve kahvaltıda gevrek yemeye alıştırılmamaları.

Değişen çocuklar değil çevreleri. Bazen çocuklarımızın böyle hiper uyarıcı bir ortamda yaşayacak donanıma sahip olmadığını unutuyoruz.

Onları sürüklediğimiz bu çevreye verdikleri tepkilerden ötürü cezalandıracağımıza stresle baş etmelerine, bilgilri ayıklayabilmek için "geliştirmelerine" yardımcı olmalıyız."

*

No comments: