Monday, February 25, 2008

kurt ölmedi, hayvanat bahçesine gitti

küçükken size okunan kitapları hatırlıyor musunuz? benim ilk aklıma gelenler pamuk prenses ve yedi cüceler, hansel'le gretel, uyuyan güzel, sindrella, kırmızı başlıklı kız, pinokyo. okumayı öğrendikten sonra kendi kendime ilk okuduklarım da peri masalları, ezop, la fontaine, andersen, grimms, enid blyton, pıtırcıklar...

ilk dinlediklerimden kırmızı başlıklı kız'da kurt kızla ananeyi yutardı, masalı biliyorsunuz. nasılsa biliyorum diye resimlere bakıp okumadan aldığım kitapta kurt kurbanlarını mideye indireceğine dolaba kilitliyor, normalde kurdun karnını yararak kızla ananeyi kurtaran yavuz avcı da onları kilitli kaldıkları dolaptan kurtarıp kurdu ceza olarak hayvanat bahçesine yolluyor. kitabı bir kez okuduktan sonra kaldırdım. tahrifata hiç gerek yok; avcı, kırmızı başlıklı kız adı altında değil başka isimdeki bir masalda yollayabilir kurdu hayvanat bahçesine. oturup yüzyıllar boyunca anlatılacak bir masal yazalım kolaysa. kırmızı başlıklı kız, her devirde heyecanla dinlenen bir masal olduğu için bugünlere geldi, ılımlı kurt ve avcı karakterleri nedeniyle değil herhalde. bu iyiliksever, pembe, samimiyetsiz çocuk kitapları yüzünden belki de çocuklar okumayı bizim o zamanlar sevdiğimiz kadar çok sevmeyecekler. tamam dvd, bilgisayar ve bilumum şeyler de baltalar okuma hevesini belki (bundan o kadar da emin değilim gerçi) ama dandik kitapların hiç mi etkisi olmaz? ya da bizim öğretici-eğitici kitaplarla 1 taşla 2 kuş vurma sevdamızın? kitaplar kör gözüm parmağına olmadan da bir şeyler söylerler, hatta daha çok şey söylerler. kendi çocukluğumuzdan hatırlayabiliriz; çocuklar bu masalların içinde büyüklerin göremediğini görür, büyülenir, hayaller kurar, merdivenden koşarak inen sindrella'dan geride kalan zarif cam ayakkabının kendi ayaklarına tam gelmesini isterler.

bana bi zararı olmamıştı, cem de korkudan dumura uğramıyor, kabuslar görmüyor; onun yerine sonunda ne olacağını bile bile masalları heyecanla dinliyor... iyi ile kötü arasındaki gerilim çekiyor onu. ama belki her çocuk hoşlanmaz aksiyondan, kovalamacadan, kötülükten. bir arkadaşımın oğlu geldi de şimdi aklıma, onlara da öğreten adamlık yapan kitaplar yerine sayıları her geçen gün artan renkli, sürükleyici, eğlenceli kitaplardan seçebiliriz. (benim seçtiklerim burda) heyecan ve merakla geçirilen bir 15 dakika o kadar da önemsiz değil çocuğun hayatında. kitaplara böyle böyle heves edilir, yemekten önce ellerini sabunlayan uslu cemre'in bayık eviçi maceralarını(!) dinleyerek değil.

çocuklar için zararlı(!) neşriyat:

diş gıcırdatan cadı: yıllar boyunca anlatıla anlatıla bugüne gelmiş başka bir halk masalı. evet resimleri de gayet korkunç.
koş balkabağım koş
korkak kahraman
çilli
şrek
kırmızı başlıklı kız
sindrella
pinokyo
hansel'le gretel
pamuk prenses ve yedi cüceler

5 comments:

Anonymous said...

yasemin,
hansel ve greteli okurken bi gaflette bulunmustum daha once, bi yeri sansurleyince(!) ben aras duzeltti (meger yuvada okumuslar) "hayir anne sismanlamasini istiyor hansel'in , cunku onu yemek istiyor..." diye. ya pardon sasirdim deyip devam ettim masala.
bence butun cocuklar sever heyecanı.
bu arada koş balkabağım koş'u çok seviyoruz.

sibel said...

kesinlikle katiliyorum. ama ben de gec uyandim bu duruma. ben de bir suredir sansuru biraktim.hatta cocuk kanallarinda denk geldigi iyi-kotu savasi nesriyata da cok engel koymamaya basladim.bir ara ilk filmin yarisini sansurlu seyrettigi halde agzindan harry potter dusmedi kizimin.okulda adini 'savascilik' koyduklari bir cesit kovalamaca oyunu oynayip kikirdiyorlarmis. belli ki keyif aliyor. ben fantastik edebiyati, filmleri ve bilgisayar oyunlarini cok severim mesela. ben gec tanistim ama cok erken yasta yuzuklerin efendisi'ni okuyup ta gayet saglikli yetiskinler olan arkadaslarim vardir. gecenlerde muthis bir heyecanla ve keyifle eragon'u seyrettim mesela. ejderler, orglar,elfler...belki yasla ilgili birseydir ama ben de artik 5 yasindaki kizima bayik egitici kitaplar okumaktan keyif almiyorum.

şule said...

su "yemekten önce ellerini sabunlayan uslu cemre'in bayık eviçi maceraları" konusuna cok guldum :) haklisin valla. benim ozise kitap alirken mutlaka baktigim bir yayinevi var: gunisigi kitapligi. web sitesi: http://www.gunisigikitapligi.com
her yas grubu icin cok hos kitaplar var gercekten. bakmadiysan simdiye kadar, bir goz atmakta fayda var. bayik kitaplara yer vermiyorlar pek :)

elif said...

etiketlerini acman iyi olmus.

SERAP said...

Yahu ben buraya geçen gün upuzun şeyler yazdım demekki yollayamamışım.Neyse anlattığım yazının linkini bulup yolluyorum.

http://www.radikal.com.tr/ek_haber.php?ek=ktp&haberno=7222

"Çocuk dünyasında da silah patlar"adlı bu yazıyı okuyun derim.