Showing posts with label tv. Show all posts
Showing posts with label tv. Show all posts

Friday, January 21, 2011

izliyor musunuz?


gerçek orada bir yerde, ntv'de pazar günleri saat 14.10'da, tekrarı gece 11.10'da. biz çocukları uyuttuktan sonra ancak tekrarını izleyebiliyoruz. çocukları dediğime bakmayın, gönül öyle olsun istiyor ama rüya benim gibi gececi olduğu için çoğu zaman o saatlerde uyanık oluyor. kimi zaman da biz günün yorgunluğuna dayanamadığımızdan programı sonuna kadar izleyemiyoruz ancak uyumadan önce mutlaka geri kalan kısmı kaydediyoruz. zaten rüya uyanıkken en az birimiz konuşulanlardan pek bir şey anlayamadığımız için kaydetmeye mecburuz.

programda şerif mardin, gündüz vassaf ve murat belge her hafta farklı bir konuyu konuşuyorlar. ilk gördüğümüzde gözlerimize inanamamıştık, televizyonda nadiren karşımıza çıkabilecek türden ufuk açıcı bir program.


kaçırdığınız bölümleri ntv'nin web sitesinde bulmanız mümkün. arama kutucuğuna "gerçek orada" yazdığınızda geçmiş programlar geliyor. bölümlerden birinin linkini ekliyorum:


***
program hakkında:

Monday, August 16, 2010

baba


"Babanızın kim olduğundan çok onu nasıl hatırladığınız önemlidir."

Prolog, Klon Savaşları



pazar sabahları cem'le kaçırmadan izlediğimiz klon savaşları serisinin (cnbc-e, 12.00) güzel taraflarından biri, her bölüm öncesindeki özlü sözleri. izleme şansınız olursa, bu sözleri kaçırmayın.

Monday, January 11, 2010

je m'apelle elizabeth

festivalde izleyip sonradan dvdsini de edindiğim bu film çarşamba akşamı cnbc-e'de. 10 yaşındaki elizabeth'in dünyası; küçük, tatlı bir film.

cnbc-e'nin dünya sineması kuşağında (çarşamba günleri) bu ay güzel filmler var. önümüzdeki hafta holy smoke, ondan sonraki hafta kim ki duk'un spring, summer, autumn, winter and spring... adlı filmleri gösterilecek.

Sunday, July 19, 2009

bu hafta televizyonda


23 temmuz perşembe 22.00, cnbce

bu hafta cnbce'de mutlaka izlemek istediğim iki film: julia ve home.

filmler üst üste iki gün, çarşamba ve perşembe günleri gösterilecek, aynı kanalda daha önce de yayımlanmıştı, bu sefer kaçırmayım bari.
.
julia'da tilda swinton. hayranıyım.
22 temmuz çarşamba 22.00, cnbce

Tuesday, May 26, 2009

patti smith: dream of life


2 yıl önce festivalde izlediğimiz patti smith belgeseli dream of life, 28 mayıs perşembe 23:00'de cnbc-e'de

- geçen hafta aynı kuşakta martin scorsese'nin muhteşem rolling stones belgeseli shine a light vardı. rolling stones '97'de bridges over babylon turnesi sırasında istanbul'a da uğramıştı. onur'la beraber gittiğimiz ilk konser. saha içindeki yerimiz hiç fena değildi, hele de köprü kurulduğunda mick jagger'ı 2 adım ötemizde bulmuştuk ama bu film, hele de sinemada izlediğinizde, rolling stones konserinde olmaktan bile daha iyi nerdeyse. konseri, dünyanın en baba kamera takımının çektiğini düşünsenize, aralarda 40 küsur yıllık tarihten kısa kısa stones röportajları, matrak, yerli yerinde cevaplar. onur geçen perşembe kanallar arasında dolanırken buldu filmi, yakaladığım yerden izledim artık, 4. defa. kaçıranlar ve izlemek izleyenler için iyi haber: filmin dvdsi var.-

patti smith'den bahsederken rolling stones girdi araya madem, patti'nin gimme shelter (rolling stones) coverı, twelve albümünden:




istanbul'a iki defa geldi patti smith; ilk konser açıkhavadaydı. o güne hatta bugüne dek gittiğim en unutulmaz (ne diyebilirim başka?) konser. 2007 eylül'ünde de 2 konser için babylon'a geldi, son dakikada bulduğum sürpriz biletle kendisini kol mesafesinden izleme şansım oldu. ilk gelişini müjdeleyen roll kapağı çerçevelenmiş halde yıllardır duvarımda. patti smith, şair, fotoğrafçı, aktivist, anne, rock müziğin efsane sesi. büyücü. gerçek, samimi, büyüleyici, bilge kadın. 

PATTI SMITH: DREAM OF LIFE

Rock müziğin en sıra dışı isimlerinden Patti Smith’in bir şair, bir ressam ve bir müzisyen olarak portresi...

Erkek egemenliğinin hüküm sürdüğü rock piyasasında, kural bozan isimlerinin başında geliyor, Patti Smith… Sanatçı, görkemli bir merhaba dediği 1975 tarihli ilk albümü Horses ile başladığı müzik serüveninde kendisinden hiç taviz vermedi. Ne plak şirketlerinin önünde diz çöktü bugüne kadar, ne de dinleyicilerinin istekleri karşısında boyun eğdi. Kendi bildiği doğrusu neyse her zaman onun izini sürdü ve ismi anıldığında her daim şapka çıkartılan bir ikonaya dönüştü. Patti Smith için “sanatçıların sanatçısı” demek pek de abartı sayılmaz. Zira onun hayranları arasında sanatçılar en ön sıralarda yer alıyor. 
Sanatçının 1988 yılında yaptığı albümden adını alan Dream of Life, yönetmen Steven Sebring tarafından tam 11 yılda hazırlanmış bir belgesel. Aynı zamanda şair ve ressam da olan Smith’in hayatından kesitlerin yer aldığı yapımda, sanatçının hayatını ve sahneyi paylaştığı birçok ünlü isim de yer alıyor. Yakın arkadaşı olduğunu bildiğimiz R.E.M.’in solisti Michael Stipe, Red Hot Chili Peppers’ın bas gitaristi Flea ve aynı zamanda müzisyen de olan Pulitzer ödüllü yazar Sam Shepard bunlardan birkaçı. 
Dream of Life ilk olarak geçtiğimiz yıl Berlin Uluslararası Film Festivali’nde gösterildi. Daha sonra katıldığı Sundance Film Festivali’nde ise belgesel dalında En İyi Sinematografi Ödülü’nü aldı. Dream Of Life, içlerinde İstanbul Film Festivali’nin de yer aldığı toplam 14 film festivalinde seyirciyle buluştu. 






Monday, May 12, 2008

Tuesday, January 15, 2008

televizyonda haneke

ocak ayında 3 çarşamba cnbc-e'de haneke'nin 3 filmi. neydi, haneke huzursuz seyirler diler. biz sadece 71 parçayı izlememiştik, yine de bulmuşken üçünü de izliycez, 3 çarşamba cem filmden önce yatırılacak, bakalım?

16 ocak - 7. kıta
23 ocak - benny'nin videosu
30 ocak - tesadüfi bir kronolojinin 71 parçası

http://www.cnbce.com/filmler.asp?GroupID=3