Saturday, October 20, 2007

karışık komposto


beyoğlu'nda cem'le yemek yediğimiz üç yerden biri ağa lokantası (ikincisi artık anadolu yakası'nda da şubeleri olan saray muhallebicisi ve üçüncüsü de öğrenciliğimin minik ev yemekleri lokantası 3. mevki. ikisinde de sigara içilmiyor.) cem'in burda en sevdiği, karışık komposto; benim de. nefis. yolunuz düşerse siz de tadın. rengi şahane, vitrine bakarsanız görürsünüz ama tadına da bakmanız lazım. abartıyor muyum diye düşündüm ama cem'in benim yardımım olmadan mideye indirdiği 2-3 yemekten biri bu olduğuna göre abartmıyorumdur.

foto 6/10/2007'de ağa lokantası'nda çekildi. kavanozlarda şeftali ve kızılcık olduğunu tahmin ettiğim kompostolar. cem vişnelisini de çok seviyor, taneli veya tanesiz, yemeklerin yanında severek içiyor. evde yapımı da çok kolay, özellikle pek hoşlanmadığı yemeklerin yanında hoş bir sürpriz, bir destek kuvvet oluyor. ben genellikle tariflerde verilen şeker ölçüsünü epey azaltarak yapıyorum yoksa çok tatlı oluyor ve meyvenin tadı kayboluyor. şeker faydalı bir şey değil ayrıca şekeri çok koyduğumuzda azaltma ihtimalimiz yok ama tadına bakarak arttırma imkanımız var. bilgiç aşçı yamağından değerli bir bilgi olsun bu da.

tık

12 comments:

Aslı Cin said...

:) Öyle bahsetmişsin ki yememek elde değil...

karamelize said...

merhaba,
oğlumla beyoğlu programlarına bu sene ilk kez başlayacağız, bu notunuzu hemen bir kenara attım...
sevgiler

elif said...

vay be ana ogul beyoglulara cikarmislar... hey gidi gunler hey. ne kadar zevklidir kimbilir..

elif said...

bu arada alamanci turkcem nasil ama: "cikarmislar"...

elif said...

bi de ben komposto sevmem aslinda, yani esek hosaftan ne anlar hesabi severim. ama bu kavanozlarin goruntusune her daim hastayim.

yasemin said...

ya ben de sevmem ama bu bildiğin hoşaflar gibi değil. bu arada bu kadar lafın üstüne bi deneyen çıkar da "güzel güzel dediğin bu muydu basbaya hoşaf işte" derse diye tırsmaya başladım, şimdiden söyleyim bence çok güzel kardeşim. dün ağa'nın önünden geçerken tekrar baktım vitrine rengi güzeldi di mi diye. geldiğinizde gideriz o zaman gençler de yemeye başlarlar o yemeklerden zaten. ali kesin yer de, lale hoşaf içer olmazsa cem gibi :p

yasemin said...

aslı, karamelize afiyet olsun şimdiden :)

Isil Simsek said...

Yasemincim katiliyorum, bu kavonozlarin görüntüsünden midir,o meyvelerin albenisinden mi, bildigimiz hosaftan cok farkli gelir bu kompostolar.Olsa da yesem ;)

endiseliperi said...

ben hoşaf olsun turşu olsun, bu, taze sebzelerin meyvelerin ş'li bir harcıalem yiyeceğe dönüşmüş hallerini pek sevmem aslında. ve evet, hayalimde, bir kilerim olsun sıra sıra turşu, reçel kavanozlarım olsun, çocuklar, torunlar yesin diye hayal ederim.

ancak "karışık meyveli komposto" denilince, bir ekrem muhittin yeğen zarafeti hissediyorum hoşafta ve bin yıldır gitmediğim ağa lokantası'na ola ki gidersem diye not alıyorum.

teşekkürler. eğer üstüne dökmediyse cem o sıvı şeyi içerken benden de kocaman bir aferin ona.

sevgiler, öpücükler.

yasemin said...

önüne kağıt peçete takmıştım ama dökmedi :P

ışıl, bu kompostolar aynı zamanda satılıyordu da kavanozlarıyla yani bu lokantanın hemen bitişiğindeki hacı abdullah'ta satılıyordu (o zaman kesin burda da satılıyordur, iyi bi hediye :) diye hatırlıyorum. belki gönderebiliriz sizin oraya ;)

elif said...

ahahahha!
bu arada meyveleri pisirme planim vardi belki lale yer diye, unutmusum. o zaman komposto haline getireyim, seker yerine pekmez korum belki hmmm himmmm...

Isil Simsek said...

Yasemincim,
sağolasin, göndermis kadar oldun ;)