Thursday, February 17, 2011

cem'in ilk kartpostalı


cem'in ilk kartpostalı, hollanda'daki arkadaşım barış'tan geldi. şimdi ilk yazdım ya, barış yeni kartlar yollamazsa cem'e başka birinden kart gelir mi acaba? kart yollama adeti kayboldu gitti, halbuki güzeldi. barış'ın kartları gelince o kadar mutlu oluyorum ki. bizim için seçilmiş tatlı bir kart ve arkasında barış'tan bir not. posta kutusunda arkadaştan gelen kartı bulunca insanın günü güzel geçiyor. bunun için daha fazla kart atmak lazım. farkına varmama yardım ettiği için barış'a çok teşekkür.

barış, hollandalı çizer erven rie cramer'in çizimlerini gördüğümüz bu kartpostal aracılığıyla, aralık'ta türkiye'ye geldiği sırada tanıştığı cem'e hollandalı çocukların alfabeye nasıl başladıklarını anlatıyor. orada da okumayı öğrenmeye dünyanın başka pek çok yerinde olduğu gibi A hari ile başlıyorlarmış. kartta gördüğümüz Aapjenin A'sı. aapje küçük maymun demekmiş.

barış'ın kartpostalı, ilk okuduğumda çok hoşuma giden postcrossingi hatırlattı. gerçi iş uygulamaya gelince "bu benim gibi tembel birine göre değil" demiştim ama bugün fikrimi değiştirdim, cem okuldan gelince konuyu ona anlatacağım, onun adına postcrossinge hemen başlayacağız. kartları o yazacak, böyle olunca gelen kartlar da onun adına olacak. kırık dökük ingilizcesiyle başlasın bakalım yazmaya, büyüdükçe ingilizcesi de, yazacakları da değişecektir, tabii ona yazılanlar da. farklı kültürleri ucundan kıyısından da olsa tanımak için iyi bir yol. çok güzel değil mi? heyecanladım şimdi.

10 comments:

yaban said...

sanki buyuk bir sey yapmisim gibi bahsetmissin, utandim vallahi,, :)
ama baska kulturleri tanimak acisindan postcrossing harika,, her disari cikmanizda beraberce bir postane ziyareti yaparsiniz artik,, cem'in cografya bilgisi de gelisir bu sayede.. :) hem kartpostal secmek ve tanimadigi birine yazip gondermek, hem de gelen kartpostallari, uzerindeki pullari incelemek, hayal dunyasina da katkida bulunabilir, :) ne kadar pragmatik yaklasiyorum olaya, goruyorsun,, eskiden mektup arkadasligi diye bir sey vardi,, bak o da gitti mazi oldu,,

Anonymous said...

Postcrossingi cook seviyoruz annemde bende yeni kisilerle tanistik baslayali cok uzun olmasa bile.Cem icin cok sevindim.Siz birde Ruya icin acsaniza bi hesap??İleride okuyacagi guzel sozler olsun.Macaristan'dan selamlar.

Ps; eger Cem isterse bende bi kart yollayabilirum size onumuzdeki aylarda.mailim bligumda var.
Ashley Luvvs

yasemin said...

yabancım, yaptığın bizim için büyük valla, niye öyle diyosun ;) senin düşündüklerini ben de düşündüm hatta ingilizcesi için iyi olur diye bile düşündüm de umarım benim tembelliğime kurban gitmez bu proce. hevesim kaçmadan başlamalıyız.

ashley, isteriz kart isteriz! ve rüya için de başlamak çok güzel fikir gerçekten. peki göndermişken onun için de bir kart yollar mısın, onun için saklarım ;)

yasemin said...

Ashley, e-mail adresini göremedim blogunda?

Anonymous said...

Size birkac gun icinde donecegim.mail adresim alah allah uzun sure bloguma giremeyince unuttum heralde.ben yorumunuzdaki maili aldim size yazacagim Cem'e sevgiler.
Ps:2-3 yildir tanidigim ve o zamanlar afacan tatli yuzlu ufaklik olan cem buyumuste mektupmu yaziyor?? Zaman ne cabuk geciyorya?? Bi resmi vardi otobuste guns n roses dont cry dinliyordu bende yorum birakmistim annemle babaminda favorisi o sarki diye ve cem nekadar minikti.

Anonymous said...

size mail yazdım
sevgilerAshley

Anonymous said...

yasemin
bu arada kartpostal (bildigin basit, arkasına yazılan) bulmak oldukca zorlasmıs bunu gordum. kadikoy'de bulamadim. nerede bulunur? sultan ahmet'e mi gitmek gerek acaba?



asli ç.

yasemin said...

aslı, postane kapilarinda dallı güllü modeller oluyordu, kadıköy postane kapısının önünde var mıdır ki? bir de bazı kırtasiyelerde kıyıda köşede kalmış olabiliyor. ben en son bandırma'da görüp almıştım.

hey, kartpostal bulabileceğimiz kırtasiye bilen varsa yazabilir mi bize lütfen :-)

esra said...

Göztepe'deki eski İstasyon Caddesi, şimdiki adı Tütüncü Mehmet Efendi Caddesi galiba, yani bildiğimiz Bağdat Caddesi'ni kesen geniş yol, hani köşesinde eski bir köşk vardı, şimdi Taşyapı'nın dev binası yükseliyor, oradan girince, minibüs caddesine doğru çıkarken solda büyük bir kitap-kırtasiyeci var, işte orada çocukluğumuzun kartpostalları gani ganiydi bir iki sene önce, hala olabilir. hatta yine çocukluğumuzun eski Altın Kitaplar'ından bulmak bile mümkündü.

yasemin said...

esra, çok teşekkürler. ananem oralarda oturuyor. gittiğim zaman uğrayacağım, barker'dı sanırım ismi.