Tuesday, March 27, 2012

en tehlikeli tarım ürünleri burada

bugün radyodaki haberleri dinlerken çok berbat bir şey duydum ve kucağımda rüya ile mutfağın ortasında kalakaldım. bilmediğimiz şeyler değil ya, bu kadar kötü olduğunu duyunca iyice çaresizleşiyor insan. o an, keşke diye düşündüm,  son yaptığım kıymalı patates yemeğine biber koymasaydım; ne olacaksa?



*

Çevre örgütü Greenpeace, yaptığı araştırma sonunda, Avrupa'daki en tehlikeli ürünler listesinde ilk 3 sıraya Türkiye’de yetişen tarım ürünlerini koydu.






Çevre örgütü Greenpeace, 2009-2010 yıllarında Avrupa'nın farklı ülkelerindeki süpermarket, manav, perakende ve toptan satış yerlerinden 76 çeşit sebze ve meyve satın alarak bunları uzmanlara inceletti.


Test edilen ürünlerin bir kısmında, sınırın üzerinde kimyasal madde tespit edildi.
Araştırma sonucuna göre, incelenen ürünlerin yüzde 50’sinde zararlı organizmaları engellemek amacıyla tarımda kullanılan 'pestisit' türü kimyasal maddelere rastlandı.
Örgütün Almanya’da yayımladığı 'Kimyasal maddesiz yemek' başlıklı 26 sayfalık raporda Türkiye'yi yakından ilgilendiren kısmı ise, Türkiye’de üretilen bazı sebze meyvelerin tüketilmemesi için uyarılarıların yapılması oldu.
Vatan gazetesinin haberine göre, Türkiye’de üretilen biber, armut ve üzüm incelenen 76 çeşit meyve ve sebze içinde en tehlikeli ürünler olarak saptandı.
Greenpeace bu ürünlerin kesinlikle tüketilmemesini isterken, Türkiye'nin başta Rusya olmak üzere Ukrayna, Almanya, Hollanda gibi ülkelerden "Yolladığınız tarım ürünlerinde insan sağlığına zararlı kalıntı madde var" uyarısı aldığı biliniyor.

haber buradan

4 comments:

zü-zü said...

Pestisit kullanımı büyük bir sorun. İnsan araştırdıkça nasıl bu düzeyde kullanımına izin veriliyor inanamıyor. Biber, armut vs almamak da kısmi bir çözüm, kullanılan tarım ilacının büyük bölümü topraktan içme sularına, buharlaşıp havaya karışıyor.. Ve indirekt olarak yine sağlığımızı etkiliyor.

Sadece meyve-sebze ile de bitmiyor, en güvendiğimiz tekstil maddesi olan pamuk da var olan en pestisit-yoğun ürünlerden birisi. Tarım ürünü olarak çok zararlı olan pamuk bir de yoğun tekstil kimyasalları ile işleniyor ve ortaya zehirli ürünler çıkıyor. Oysa sağlıklı diye pamuklu ürün almaya çalışırız hep.

Sağlığımızı tehdit eden ürünler her yerde.. Besinler, eşyalarımız, bebeklerimizin kıyafetleri, oyuncakları, kendi kıyafetlerimiz.. Birçok ürün kullanıcı açısından zararlı olduğu gibi bir de onları üretirken bu zararlı kimyasallarla direkt temas halinde olan tarım işçileri, fabrika işçilerinin durumu var göz ardı etmememiz gereken.

Özellikle bebeklerin pestisitlere karşı korunması gerekiyor. Ama ülkemizde durum malesef çok çok iç karartıcı. Korunmanın tek yolu sertifikalı organik ürünler kullanmak. Ama bizim kullanıcı olarak zehirli ürünlerden kaçmaya çalışmamız yerine devlet gerekli önlemleri alsa, asıl çözüm budur.

Fakat bulunduğumuz nokta yurtdışından zararlı olduğu gerekçesi ile geri gönderilen ürünlerin iç pazarda gayet rahat satıldığı, gıda denetimlerinin ise allaha emanet olduğu saçmasapan kontrolsüz bir ortam. Tüketicilerin geneli de artık bu tür haberleri duya duya bir umursamazlık haline geçti gibi geliyor bana ama dikkatli alışveriş yaparak bu zehirli ürünlerden kaçınmak gerek.

Itır said...

Ben de bu sabah okudum bu haberi ve düşündüm; hani eskiden bize anlatılırdı ya avrupa'da meyve sebze kötü, olmamış, sunni ama canımız yurdumuzda, bereketli topraklarımızda her şey taze, rengarenk, kütür kütür diye..böbülenirdik filan...şimdi en zehirlisi bizde..ne korkunç!

şadan said...

insan bu kadarını da beklemiyor yahu. çok kötü.
armuta bayılıyor bizimkiler bu arada :( organik olmazsa almamak lazım o halde.

Öykü said...

http://www.dunya.com/portakali-soydum,-basucuma-koydum,-sen-bir-turuncu-yalan-uydurdun-147861yy.htm

Bunu okumuş muydun?Portakaldan bile zehirlenebiliriz artık.Ne bu yaa?