Tuesday, December 25, 2012

bilmek bile istemiyoruz

oturup izlemeye başlamam epey geç saate kaldı ama earthlings'i izliyorum. onur yıllar evvel bir festivalde izleyip çok etkilenmişti, dvdsini bulunca aldım. ilk bölümün sonuna gelince, duymamış olanları filmden haberdar etmek istedim. çok yeni değil, 2005 yapımı bir belgesel.

earth'ling isim: dünyada yaşayan

earthlings, hayvanlara yaptıklarımızla ilgili bilmek istemediğimiz şeyleri anlatıyor. dünya üzerinde yaşayan her canlı bir earthling. biri diğerinden daha ayrıcalıklı veya üstün değil. her birimiz bir "earthling"iz. zebra da bir earthling, yasemin de; domuz da bir earthling, rüya da; sokak köpeği de bir earthling, cem de. dünyadaki tek tür olmasa da insan dünyadaki dominant earthling. film çoğumuzun hiç adım atmadığı hayvan barınaklarının, mezbahaların ve fabrikaların gündelik görüntülerine eşlik eden etkileyici bir metnin aktardığı, görmek bile istemediğimiz gerçekler hakkında. 5 bölümden oluşan filmin evcil hayvanlar başlıklı ilk bölümünde, türkiye'deki aşırı kalabalık hayvan barınaklarından da görüntüler var.

izlemek kolay değil ama görmek ve değişmek zorundayız.


filmin 2. bölümünden: 

 Yemeğimiz nereden geliyor? 

"Bir hayvanı öldürmek kendi başına rahatsız edici bir iş. Derler ki eğer kendi yemeğimizi öldürmek zorunda kalsaydık hepimiz vejetaryen olurduk. Pek tabii çok az insan mezbahayı ziyaret ediyor ve mezbaha operasyonlarını gösteren filmler televizyonlarda pek popüler değiller. İnsanlar aldıkları etin acı çekmeden ölen bir hayvana ait olduğunu umut edebilirler ama aslında bilmek bile istemiyorlar. Ancak aldıkları yemeklerle hayvanların öldürülmesine neden olanlar, bu üretimin herhangi bir aşamasından bihaber olmayı hak etmiyorlar.

Peki yemeğimiz nereden geliyor?"


*

"Eğer mezbahaların duvarları camdan olsaydı hepimiz vejetaryen olmaz mıydık?
Ama mezbahaların duvarları camdan değil. Mezbahaların mimarisi opak, inkar için dizayn edilmiş, bakmak istesek bile göremememiz için. Zaten kim bakmak istiyor ki?

Emerson'un bir asırdan daha uzun bir süre önce gözlemlediği gibi: Ziyafetiniz bitti ama nedense mezbaha titizlikle çok uzaklarda bir yere gizlenmiş durumda. Burada bir suç ortaklığı var."

2 comments:

polente said...

Hayvan yemek diye bir kitap okuyorum ben de, getiririm sana. Çok fena çok.

yasemin said...

becerebilirsem filmle ve devamıyla ilgili birkaç şey daha ekliycem.

eda dün akşam evden o kitabı almak için çıktım ama kitapçıya varınca ne alacağımı unutmuştum. uğraştım, didindim, hatırlayamadım. yemek kitaplarına bakıyorum, neydi neydi, neyle ilgiliydi, yemekle mi ilgiliydi onu bile bilmiyorum. eve döndüm bu mesajını gördüm ve o zaman hatırladım kitabı. çok sevinirim getirirsen. ben de filmi getireceğim, epey ağlatacak ama.