Wednesday, October 31, 2012

kuuzu ve lunapark ailesi

dün akşam onur'un işten geç geleceğini, çocukların da umduğumdan daha geç yatacağını anlayınca ortalık sakinleşene kadar bir şeyler okuyayım dedim çünkü biraz daha beklersem geriye hiç enerjim kalmayabilirdi. sık sık sorulacak sorular ve gelip gidip gösterilecek şeylere hazırdım ama ne okuyacağım henüz belli değildi.


cem'in kitaplığına gidip baktım, kuuzu ve lunapark ailesi'ni seçtim. bu kitabı cem'in ilgilenmeyeceğini bilerek almıştım. kitap önce kapağıyla sonra aile anılarının anlatıldığı bir kitap olmasıyla ve her bölümün başına iliştirilmiş siyah beyaz fotolarla ilgimi çekmişti. alırken sonra belki rüya'yla da okuruz diye aklımdan geçmişti ama cem'in okumak istemeyeceği belliydi. (onun ne tür kitapları sevdiğini anlatacağım bir gün inşallah.)

kuuzu ve lunapark ailesi, komik bir dedesi ve biri kendinden büyük, diğeri küçük iki kız kardeşi olan bir kız çocuğunun (kitapta herkes ona kuuzu diyor) çocukluk anılarını anlattığı küçük, sıcak ve tatlı bir kitaptı. anıların başrolünde komik dede vardı. ben kitabı okurken, cem masada ödevini yaptı, rüya yere oturup dergileri karıştırdı. tabii bu arada çok sayıda soruya cevap vermek ve dergiden gösterilen resimlere bakmak için başımı kitaptan kaldırmak zorunda kaldım ama olsun, sonuçta kitabı bir oturuşta okudum. yalnız her kitabın bir sonu olduğu gibi dedenin ömrünün de sona erdiği son bölümde ağlamaya başladığımı gören çocuklar neye uğradıklarını şaşırdılar. kitap bitince, irem uşar'ın yetişkinler için iletişim'den çıkan bir romanı olduğu aklıma geldi: ayrıkotu. kitap hemen yanımdaki rafta duruyordu, aldım ve çocuklar uyuduktan sonra okumaya başladım.

sonu hüzünlü olsa da okul çağına gelen ya da yaklaşan çocuklarınızla gülerek okuyacağınız bir kitap bence bu. sanki kız çocukları daha çok sevecekler gibi bir his var içimde, onu da söylemeden geçmeyim.

*

yazar ve kitapları ile ilgili birkaç link:


* yazarın çocuklar için bir de bu kitabı var.


4 comments:

Dilek said...

ilginç bir kitaba benziyor, Ay kzıım sever gibi geldi..

sevgiler,

Banu EFE said...

Gunaydin,
Sabah sabah en zevkle takip ettigim blogda en yakin arkadasimin kitaplarindan bahsedildigini gormek beni ne kadar mutlu etti anlatamam. Ustelik, kutuphanenizin -ayrikotu'nu cekip ckaracak kadar zenginligine- pek imrendim.
Aslinda "Fenerden tasinan isik"i Cem daha cok sevebilir. Ruya'ya ise biraz buyuk kalabilir... Simdilik.
O yuzden yazarimizdan ricamiz, bir de 3 yas civari icin kitap yazmasi!
Guzel bir gun gecimeniz dilegiyle,

yasemin said...

dilek, deneyin derim :)

banu, ben de sevindim bu işe, mesajını okuyunca güne güzel başladım :) fenerden taşınan ışık ilk fırsatta alınacak, not ediyorum. sevgiler.

polente said...

Fenerden taşınan ışık, üstelik Sivrice feneri'ni analtıyor :)